"ESKİ" EVİMİZ

4.7.15

Ankara'ya gelişimiz her yönüyle stresli olmuştu. Artık herşeyi halledip ev bulma aşamasına geldiğimizde bile bir sürü olumsuzlukla karşılaşmıştık ve günler sonra şuan oturduğumuz evi bulmuştuk. Bu ev yaşadığımız stresin, sıkıntının bitişinin habercisi gibiydi. O yüzden çok özeldi. Ayrılmak zorunda olduğumuzu öğrendiğimden beri -ki yaklaşık 5 aydır- boğazımda bir düğüm var gibi. Sebebi taşınmanın, yeni bir düzen kurmanın zorluğu vs. değil... Garip bir anlam yüklemişim ben buraya.
İnsan alıştığı, güzel bulduğu, kendine yakın bulduğu yerlerden ayrılırken sanki vücudunun bir kısmını orada bırakıyormuş gibi üzülür. 
Sabahattin Ali ( 7 Nisan 1935 tarihli mektup - Çok sevgili Aliye’ye)
Üzgünüm... 

Yeni eve de alışacağımızı, orayı da bir yuvaya dönüştüreceğimizi biliyorum. Yine de burada geçen 3 yılın ne kadar güzel ve anlamlı olduğunu not edeyim istedim. Şimdi gözlerimdeki yaşı silip, kolilerin başına geçeyim. 


0 yorum: